MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Hayat geç kalmayı affetmiyor

ANA SAYFAPSİKOLOJİHayat geç kalmayı affetmiyor
Hayat geç kalmayı affetmiyor

Kendi içine yolculuk yapmayan, hiçbir yere ulaşamaz.

20 Kasım, 2024, Çarşamba 07:56
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan

Kendi içine yolculuk yapmayan, hiçbir yere ulaşamaz. İnsan, en önce kendiyle barışmalı ki, nereye giderse gitsin, orayı ev gibi hissettirebilsin. Yoksa ne bir yere gidebilir, ne de bir yerde kalabilir. Sadece ikilemlerin ağırlığında ezilir, tükenir. Unutmayın: Hayat geç kalmayı affetmiyor. Ama cesaret gösterenlere her zaman bir kapı açıyor.

Bazı insanlar vardır, ruhları bir türlü yerleşik hale gelemez. Geçmişten getirdikleri doğrularla bugünü yönetmeye çalışırlar ama bugünün gerçekliğiyle her seferinde çelişirler. Bir yanda içlerine kazınmış kurallar, diğer yanda içlerinden fısıldayan özgürlük arayışı… Ne tam gidebilirler, ne de kalabilirler. Hep bir eksiklik, hep bir yanlış yer duygusuyla yaşarlar. Sanki oldukları yer, olmaları gereken yer değildir; ama orayı terk etmek de başka bir bilinmeze atılmak gibi gelir.

Bu insanlar için hayat, sürekli bir “keşke”ler yumağıdır. “Hayat geç kalmayı affetmiyor” dediklerinde bile, asıl geç kalanın kendileri olduğunu bilirler. Çünkü her seçim, bir diğerini öldürür; her karar, alınmayan kararların hayaletiyle sarılır. O yüzden çoğu zaman karar almaktan korkarlar. Olanla yetinirler ama yetinmiş gibi yaparken içten içe hep başka ihtimalleri düşünürler.

Viktor Frankl, “İnsanın Anlam Arayışı” kitabında, “İnsanı en çok üzen şey, sahip olamadıkları değil, olabilecekleri ama olmayı seçmedikleridir” der. İşte bu ikilemlerle yaşayan insanlar için en büyük savaş burada başlar. Olamadıkları her şey, olmak istedikleri her şeyin peşinden koşmalarını engelleyen zincirler haline gelir.

İçsel huzuru bulamayan birinin dışarıda sığınacak bir yer araması boşunadır. O yüzden, bu araf haliyle başa çıkmanın tek yolu, geçmişin doğrularını sorgulamaktan geçer.

DIŞARIDA SIĞINACAK YER ARAMAK BOŞUNA

Bir yere ait olamamak, köksüz hissetmek demektir. Ancak insanın kökleri sadece bir yere değil, kendi içine de uzanır. İçsel huzuru bulamayan birinin dışarıda sığınacak bir yer araması boşunadır. O yüzden, bu araf haliyle başa çıkmanın tek yolu, geçmişin doğrularını sorgulamaktan geçer. Belki bazıları artık doğruluklarını yitirmiştir. Belki, bugüne kadar savunulan her şey, yeni bir hayatın önünde birer duvardır.

Cesaret burada devreye girer. Kendinize sorular sormak cesaret ister: “Bu gerçekten benim için mi, yoksa bana öğretilmiş bir şey mi?” “Bu yolda ilerlemek beni tatmin edecek mi, yoksa sadece kaçmayı mı deniyorum?” Hayatın affetmediği şey, sadece geç kalmak değil; aynı zamanda cesaretsizliktir. Gitmek de bir cesaret ister, kalmak da. Önemli olan, hangisinin sizi daha çok özgürleştireceğine karar vermektir.

Kendi içine yolculuk yapmayan, hiçbir yere ulaşamaz. İnsan, en önce kendiyle barışmalı ki, nereye giderse gitsin, orayı ev gibi hissettirebilsin. Yoksa ne bir yere gidebilir, ne de bir yerde kalabilir. Sadece ikilemlerin ağırlığında ezilir, tükenir. Unutmayın: Hayat geç kalmayı affetmiyor. Ama cesaret gösterenlere her zaman bir kapı açıyor.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
Huzurİçsel Yolculuk

Yorumlar

yorum avatar

Hayat bize, kendiyle barışmanın ve cesurca adım atmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Aslında geç kaldığımız yok; tam da olmamız gereken yerdeyiz

mwtbdwtr

17-12-2024 11:56

Yorum Yazın

Beril Esra Atahan
Beril Esra Atahan

Bizi Takip Edin
Facebook
X (Twitter)
Instagram
Linkedin
Mastodon
Bluesky
Köşe Yazarları
Armağan Öztürk
Armağan Öztürk Arzular, beklentiler ve Erdoğan’ın liderliği
İlter Turan
İlter Turan Araştırmaya önem vermek gerekiyor
Kübra Evliyaoğlu
Kübra Evliyaoğlu Müstemleke Defteri
Hakan Tahmaz
Hakan Tahmaz Rojava çözüm sürecini zorluyor mu?
Erol Katırcıoğlu
Erol Katırcıoğlu AKP+MHP  ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu?
Murat Aksoy
Murat Aksoy İçerdekilere iyi haberim var...
Ayşe Övür
Ayşe Övür Beyoğlu Apartmanları: Botter Apartmanı (1)
Bumin Yağız Avcı
Bumin Yağız Avcı Türkiye'nin yoksulluk çıkmazı: Rakamların ardındaki gerçek
Eser Karakaş
Eser Karakaş Tuhaf yasa maddeleri
Bilgehan Uçak
Bilgehan Uçak Bir tuhaf vergi rekortmenliği
Yüksel Işık
Yüksel Işık Yenilmez sanılanları yenmek…
Çağatay Arslan
Çağatay Arslan 23 Ağustos: Şapka İnkılabı ve KKM’den kurtuluş bayramı
Gülseren Aydın
Gülseren Aydın Babanın ölümü, kızkardeşliğin doğumu: Kıyıda  
Murat Kartalkaya
Murat Kartalkaya Kriz yok: Yeni Türkiye bu!
instagram gel gel
Yeni Arayış
KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı