MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat

Filistin’in Trump’la sınavı: Yeni yine yeniden

ANA SAYFADIŞ POLİTİKAFilistin’in Trump’la sınavı: Yeni yine yeniden
Filistin’in Trump’la sınavı: Yeni yine yeniden

Trump Filistin-İsrail sorununda alışılmışın oldukça dışında, teamüle ve uluslararası hukuka aykırı bir söylemde bulunarak sadece Filistinlileri değil dünya kamuoyunu da şoke etmiştir.

29 Ocak, 2025, Çarşamba 07:20
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Ceren Gürseler Solak
Ceren Gürseler Solak

Trump Filistin-İsrail sorununda alışılmışın oldukça dışında, teamüle ve uluslararası hukuka aykırı bir söylemde bulunarak sadece Filistinlileri değil dünya kamuoyunu da şoke etmiştir. Netanyahu’nun, İsrail’deki aşırı dinci ve sağcı isimlerin sevinçle karşıladığı bu açıklama salt Filistin’i değil Orta Doğu’nun genelini ilgilendiren veyahut değiştirebilen gelişmelerin yaşanabileceğini göstermektedir. Belli bir grubun belli amaçlarda zorla yerlerinden edilmesi, sürülmesi “etnik temizlik”, savaş suçu, insanlığa karşı suç, soykırım anlamına gelecektir.

Kimliği, temsil ettikleri, icraatları, suçları ve söylemleriyle ABD’nin en tartışmalı başkanı olan Donald Trump, 20 Ocak 2025’te görevine başladıktan sonra beklenildiği üzere tartışma yaratmaya devam etmektedir. Uluslararası hukuka, uluslararası siyasetin yerleşik teamüllerine karşı gelmeyi sürdürmektedir. Trump’un söz konusu tartışmalı adımları yine - ilk döneminde de olduğu gibi- Filistin ve İsrail arasındaki soruna yönelik gelmiştir.

Gerek ABD’nin bugüne kadar izlediği iki devletli çözüme gerekse Filistin-İsrail sorununa ilişkin yerleşik teamüle, uluslararası hukuka aykırı olarak Gazze’deki Filistinlileri Mısır, Ürdün’e yerleştirme “önerisinde” bulunmuştur. Trump’a göre Gazze boşaltılmalıdır; Gazzelilerin yer değiştirmesi Trump’a göre geçici de olabilir, uzun döneme de yayılabilir. Mısır ve Ürdün, bu teklifi reddetmiştir. Gazze’nin boşaltılmasının, ilhakının ve bir Nakba’nın daha yaşanmasına karşı olduklarını açıklamışlardır.

BM Güvenlik Konseyi’nin 242 ve 338 no’lu kararlarına, yerleşik teamüle dolayısıyla Filistin-İsrail sorunun uluslararası hukuk temelindeki çözümüne göre Filistin devletinin kurulması; Gazze’de, Doğu Kudüs’te ve Batı Şeria’da kurulması gerekmektedir. “Uluslararası hukuka uygun” bu çözümde bile parçalı olmasından hareketle Filistin’in devlet olması zor olacakken bugün Trump’ın söylemleriyle çözüm bambaşka bir boyuta evrilmektedir. Birinci döneminde olduğu gibi tek taraflı, Filistin’in görüşü alınmadan sahadaki tüm gelişmeleri bölgesel temelde değiştirebilecek kadar kapsamlı adımların atılması niyetindedir.

Gazzeli olup olmasına bakılmaksızın Filistinlilerin Ürdün’e gönderilmesi aslında Filistin-İsrail sorunu tarihinde ABD’nin ve İsrail’in aşırılıkçı kesiminde dile getirilmiştir. Bunun yanında Filistin ile Ürdün arasında konfederasyon kurulması dahi “çözüm önerileri” arasında yer almıştır. Sınırları içerisinde oldukça fazla sayıda Filistinli barındıran Ürdün, süreç boyunca dile getirilen bu önerilere karşı çıkmıştır. “Filistin davası”nın ortadan kalkması, Arap milliyetçiliğinin temel savlarından birinin hiçe sayılmasının yanında Ürdün içindeki demografik, siyasi, kültürel dengelerin oldukça hassas olmasından dolayı da Amman, bu teklifleri reddetmiştir. Gerek Kral Hüseyin gerekse Kral II. Abdullah, Ürdün sınırları içinde bulunan bazı Filistinli grupların siyasi tutumlarından da rahatsız olmuşlardır. Geçmişte, örneğin 1970’lerde Yaser Arafat liderliğindeki Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile Amman yönetimi arasında çatışma yaşanmıştır. “Kara Eylül” olarak adlandırılan şiddet olaylarında çok sayıda Filistinli hayatını kaybetmiş ve sürgündeki FKÖ liderliği Ürdün’den Lübnan’a tanışmıştır.

Mısır’ın Trump’ın bu tartışmalı kararını kabul etmesi Filistin sorununda artık açık ve sarih olarak Filistin-İsrail sorununda Trump-Netanyahu ikilisinin hatta daha çok Trump’ın sözü geçeceği ve ilgili çıkarları nezdinde politikalar izleyeceği anlamına gelecektir.

Mısır, bir dönem Arap dünyasının lideri olmasından da hareketle Filistin sorununa hakim olmuş ve belirleyici bir konuma sahip olmuştur. FKÖ’nün Mısır’ın ve Arap milliyetçiliğinin lideri Cemal Abdül Nasır tarafından 1964’de kurulmuştur. Bu dönemde daha çok Mısır’ın iç ve dış politikası çerçevesinde FKÖ’nün izleyeceği yol belirlenmiştir. Sonrasında Arafat’ın liderliğine geçmesi ile FKÖ, Filistin’in çıkarları çerçevesinde politika gütmüş ve izlemiştir. Mısır, o dönemden sonra da Filistin sorununda etkili olmuş ve önemli politikalara imza atmıştır. 1978 tarihli İsrail-Mısır arasındaki Camp David Andlaşmaları ile iki ülkenin barış ilan ederek ilişkileri başlatması önemlidir. Mısır, gerek FKÖ ve Hamas arasındaki ulusal uzlaşma görüşmelerinde arabuluculuk rolünde bulunan ülkelerinden biri olmuştur, gerek Filistin ve İsrail arasındaki temaslarda rol oynamıştır. Bahse konu tutumlarına rağmen Kahire, Filistinlilerin gelmesine karşı çıkmaktadır. Mısır’ın Trump’ın bu tartışmalı kararını kabul etmesi Filistin sorununda artık açık ve sarih olarak Filistin-İsrail sorununda Trump-Netanyahu ikilisinin hatta daha çok Trump’ın sözü geçeceği ve ilgili çıkarları nezdinde politikalar izleyeceği anlamına gelecektir. Dolayısıyla Arap dünyasının Filistin konusunda giderek azalan meşruluğu daha da büyük yara alacaktır.

Sonuç olarak, Trump Filistin-İsrail sorununda alışılmışın oldukça dışında, teamüle ve uluslararası hukuka aykırı bir söylemde bulunarak sadece Filistinlileri değil dünya kamuoyunu da şoke etmiştir. Netanyahu’nun, İsrail’deki aşırı dinci ve sağcı isimlerin sevinçle karşıladığı bu açıklama salt Filistin’i değil Orta Doğu’nun genelini ilgilendiren veyahut değiştirebilen gelişmelerin yaşanabileceğini göstermektedir. Belli bir grubun belli amaçlarda zorla yerlerinden edilmesi, sürülmesi “etnik temizlik”, savaş suçu, insanlığa karşı suç, soykırım anlamına gelecektir. Keza Arap Ligi’nin yaptığı açıklamada bu unsurun altını çizmiştir. Ayrıca İsrail yerleşimlerinin, Filistin topraklarının İsrail tarafından ilhakının da barışı getirmediği kaydedilmiştir. Bu tip ifadelerin ise Trump için herhangi bir karşılığı olup olmadığı tartışmalıdır. Trump’ın damadı olan ve Yüzyılın Planı’nın mimarlarından Jared Kushner, Filistinlilerin Gazze’den çıkarılması ve Gazze’de turistik resort inşaa edilebileceğini 2024’de dile getirmiştir.

Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?
FilistinABDDonald TrumpFKÖİsrailGazze

Yorum Yazın

Ceren Gürseler Solak
    Ceren Gürseler Solak

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Armağan Öztürk
    Armağan Öztürk Arzular, beklentiler ve Erdoğan’ın liderliği
    İlter Turan
    İlter Turan Araştırmaya önem vermek gerekiyor
    Kübra Evliyaoğlu
    Kübra Evliyaoğlu Müstemleke Defteri
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Rojava çözüm sürecini zorluyor mu?
    Erol Katırcıoğlu
    Erol Katırcıoğlu AKP+MHP  ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu?
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy İçerdekilere iyi haberim var...
    Ayşe Övür
    Ayşe Övür Beyoğlu Apartmanları: Botter Apartmanı (1)
    Bumin Yağız Avcı
    Bumin Yağız Avcı Türkiye'nin yoksulluk çıkmazı: Rakamların ardındaki gerçek
    Eser Karakaş
    Eser Karakaş Tuhaf yasa maddeleri
    Bilgehan Uçak
    Bilgehan Uçak Bir tuhaf vergi rekortmenliği
    Yüksel Işık
    Yüksel Işık Yenilmez sanılanları yenmek…
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan 23 Ağustos: Şapka İnkılabı ve KKM’den kurtuluş bayramı
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Babanın ölümü, kızkardeşliğin doğumu: Kıyıda  
    Murat Kartalkaya
    Murat Kartalkaya Kriz yok: Yeni Türkiye bu!
    instagram gel gel
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı