MENU
  • ÇEVİRİ
  • YORUM
  • YARGI KRİZİ
  • PİYASALAR
  • GÜNDEM
  • DÜNYA
  • EDİTÖRDEN
  • SPOR
  • KÖŞE YAZILARI
  • DOSYA>Seçimin Ardından
  • GENEL
  • KİTAP
  • DOSYA>Avrupa'nın Seçimi
  • DOSYA>Emekliler
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • RÖPORTAJLAR
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • E-Bülten
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Yeni Arayış
  • ANA SAYFA
  • KÖŞE & YORUM YAZILARI
  • GÜNDEM
  • KATEGORİLER
    • SİYASET
    • EKONOMİ
    • DIŞ POLİTİKA
    • KÜLTÜR SANAT
    • HUKUK
    • TEKNOLOJİ
    • PSİKOLOJİ
    • FELSEFE
    • KENT
    • EDEBİYAT
    • SAĞLIK
    • ASTROLOJİ
    • GEZİ
    • SÖYLEŞİ
    • EKOLOJİ
    • MEDYA
    • EĞİTİM
  • KÜNYE & İLETİŞİM
Kapat
estheteclinic haber üstü reklam

Antakya, Teksas’a döndü: Tüm insan hakları ihlal edildi

Ana SayfaEkoloji̇Antakya, Teksas’a döndü: Tüm insan hakları ihlal edildi
Antakya, Teksas’a döndü: Tüm insan hakları ihlal edildi

Antakya, Teksas’a döndü: Tüm insan hakları ihlal edildi

29 Şubat, 2024, Perşembe 21:50
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Yeni Arayış
Yeni Arayış
Hatay’a hiç sahip çıkılmadığı gerçeği ortadayken, en temel insan haklarından mahrum bırakılmış, altyapısı kalmamış, Cumhurbaşkanı tarafından açıkça tehdit edilmiş, geride kalan doğal ve kültürel varklıkları yok edilen bir kentin bu seçimdeki kararı yakından izlenecek.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 6 Şubat depreminin yıldönümünde Hatay’da yaptığı konuşmada, “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı” sözleri epey tepki çekmiş, itiraf niteliğinde görülmüştü.Birkaç gün önce Erdoğan’ın tam da bu sözlerini doğrulayan bir rapor yayınladı.Depremin ardından birinci yıl değerlendirmesi yapmak ve yerel oluşumlarla görüşmek üzere Ekoloji Birliği ve İklim Adaleti Koalisyonu, büyük yıkıma uğrayan Hatay’da temaslarda bulundu, ardından Hatay ile ilgili önemli bir rapor hazırladı.Anlatılanlar, devletin bir yıllık sürede kentte hiçbir şey yapmadığı yönünde. Zaten rapordaki tespitler de yine söylenenleri teyit eder nitelikte.Bu rapor; bölgede çalışma ve analizler yapan ekolojistler tarafından depremden etkilenenlerin ve/veya dayanışma için bölgeye gidenlerin sözlerini, sahadaki tespitleri ve dayanışma önerilerini içeriyor.Rapordaki en temel tespitleri aktaran İklim Adaleti Koalisyonu’ndan Demet Parlar’ın şu ifadeleri çok önemli:“Antakya koca bir şantiyeye dönüşmüş durumda. Kentten 300 bin kişi göç etti, merkezde kimsenin evi yok, insanlar hayata tutunmaya çalışıyor, gitmemek ve burada kalmak yönünde insanlar çok dirençli. Çok değerli bir varoluş savaşı veriliyor.Ancak, geçen bir yılda inşaat amaçlı çalışmalar dışında yaşamı kolaylaştırmaya ve kentten gidenlerin geri dönüşünü sağlamaya yönelik hemen hiçbir çalışma yok.Anayasal haklarımız olan sağlıklı bir çevrede yaşama, eğitim, ulaşım, barınma gibi temel ihtiyaçlara yönelik olarak hem merkezi yönetimin hem de yerel yönetimin çalışmaları çok yetersiz. Devlet, devlet olduğunu, yurttaş yurttaş olduğunu unutmuş durumda.Barınma, eğitim, sağlık ve ulaşım gibi en temel hakların sağlanabileceği şartlar yok. En temel insan haklarının hepsi ihlal edilmiş durumda.”Parlar, çok fazla hak ihlali olduğunu ve bunlardan en önde geleninin hangisi olduğunu seçmenin çok zor olduğunu belirterek, “Temel ihtiyaçlar yok, su ihtiyacı mı daha önemli yoksa insanın soğukta kalması mı, yetersiz gıda mesela… Soluduğunuz havanın, kirliliğin hem kısa hem uzun vadede ciddi bir hastalık riski taşıyan bir hastalığa dönüşmesi mi… Hangisi daha ciddi hak ihlali, ayırt etmek çok zor” diyor.
‘İnsanların mülkiyet hakları rezerv alanlarla ihlal edilmiş durumda. Asbest ve toksik maddelerle ilgili tehlikeler sürüyor. Zeytinliklere, tarım alanlarına toplu konut projeleri yapılıyor. Zeytinliklerin üzerine enkazların döküldüğünü tespit ettik.’

ANTAKYA, TEKSAS’A DÖNDÜ

Parlar’a kentteki ekolojik anlamda yaşanan sorunları sorduğumuzda şöyle yanıtladı:“İnsanların mülkiyet hakları rezerv alanlarla ihlal edilmiş durumda. Asbest ve toksik maddelerle ilgili tehlikeler sürüyor. Zeytinliklere, tarım alanlarına toplu konut projeleri yapılıyor. Zeytinliklerin üzerine enkazların döküldüğünü tespit ettik.Hassa’da 60 bin civarında zeytin ağacının kesildiği söyleniyor. Diğer yerlerle birlikte düşünüldüğünde 100 binleri buluyor. Burada 45 taş ocağı projesi için ruhsal verildi.Narlıca’da vadideki büyük zeytinlik alana moloz döküldüğünü tespit ettik. Hassa-İskenderun arasına yapılacak tünel projesi için çok fazla zeytinlik kesilecek.Yine Dikmece’de zeytinliklerin dibinde şantiye alanı var, inşaatlar sürüyor.Ayrıca Samandağ’da vadiye molozlar dökülmüş durumda. Burası artık şehir değil, şantiye oldu diyor Antakyalılar. Yasalar, yönetmelikler açısında Antakya, Teksas’a dönmüş durumda. Devlet, devlet olduğunu unutmuş durumda. Biz de yurttaş olduğumuzu…”Raporda Dikmece ile ilgili bölümde dikkat çekici bilgiler yer alıyor.Geçen yıl Akbelen Ormanı’nda direniş sürerken, Dikmece’de yurttaşların tapulu arazilerinin, zeytinliklerinin el konularak kamulaştırıldığı haberinin gelmesi üzerine mücadele başlamış, yurttaşlara copla, gazla saldırılmıştı.Rapora göre, Dikmece’deki tarım alanlarında inşaatlar artarak devam ediyor. Evlerin arasındaki zeytin ağaçları kırılıyor, götürülüyor. Bazı evler istimlak ediliyor. Kamulaştırma evleri de kapsıyor. Dikmeceliler, geçim kaynağı olan zeytinliklerinin yerlerine yükselen TOKİ konutlarının büyük yıkıma yol açacağından endişeleniyor.Kamulaştırmalarda hiçbir şeffaflık yok, kamulaştırma alanları genişletirken köy halkına hiçbir bilgi verilmiyor. Köy halkı tek muhatap olarak jandarma ile karşı karşıya kalmak zorunda bırakılıyor. “Ya istimlakları kabul edersiniz ya da tüm taşınmazlarınız elinizden alınır, “ tehdidine maruz kalıyorlar.Dikmeceliler’in acele kamulaştırma ile Hazine’ye devredilen tarlaları ve zeytinlikleri için açtıkları davada iki kez verilen yürütmeyi durdurma kararlarının kaldırılmasıyla TOKİ inşaatlarının yapımı büyük bir hızla sürüyor. Dava süreci, Dikmecelilerin hak arayışları devam ediyor.Arap Alevi halklarının göçe zorlandığı gerekçesiyle AİHM'e doğrudan başvuru hakkı için aralarında Dikmecelilerin de olduğu 400 kişi AİHM'e toplu dilekçe verdi, dilekçe ile ilgili gelişmeler olumlu yönde ilerliyor.
Yıkıntı atıkları ve döküm sahaları sayısı Hatay genelinde 38'e çıktı. Uzunbağ, Narlıca ve Samandağ Deniz Stadyumu moloz depolama alanlarında döküm ve ayrıştırma sürüyor. Depremin hemen sonrasında olduğu gibi halen ayrıştırma sadece demir ve diğer ticari metaller için yapılıyor.
Kent genelinde bir yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen hala çözüm bulunamamış, mücadelesi sürdürülen alanlar ise şöyle…
  • Bölgede halen temiz suya erişim ciddi bir sorun, su varlıklarında hijyen sorunu var. Nehirden akan çamurlu su köye, temiz artezyen suları TOKİ'ye veriliyor.
  • Ciddi oranda su sıkıntısı yaşanıyor. İçme suyu tankerle geliyor. Şebeke suyunun içilebilir olduğu beyan edildi ancak analizi yapılan su numunelerinin kirli oldukları belirlendi.
  • Depremin ardından protestoların odağında olan ve yeniden aday gösterilmesiyle ilgili CHP’de tartışmalar yaşanan Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın yakınına ait olduğu iddia edilen bir tarlanın, kamulaştırılmasın diye konteyner alanına dönüştürüldüğü de yine raporda yer alan notlardan biri.
  • Molozlarla mücadele başta olmak üzere kentte ekoloji faaliyetleri üzerinde ciddi baskı var. Bu nedenle Hatay Ekoloji Platformu’nun çalışmaları yavaşlamış.
  • İstimlaklar ve rezerv alan ciddi sorunların başında geliyor.
  • Yıkıntı atıkları ve döküm sahaları sayısı Hatay genelinde 38'e çıktı. Uzunbağ, Narlıca ve Samandağ Deniz Stadyumu moloz depolama alanlarında döküm ve ayrıştırma sürüyor. Depremin hemen sonrasında olduğu gibi halen ayrıştırma sadece demir ve diğer ticari metaller için yapılıyor. Asbest ve diğer kimyasallar için ayrıştırma yapılmıyor. Usulsüz enkaz kaldırma ve moloz depolamaya yönelik verilen suç duyuruları, usulsüz uygulama olmadığına dair bir kararla düşürüldü.
  • Yönetmeliklere uygun yapılmayan enkaz kaldırma ve moloz döküm faaliyetleri nedeniyle solunum yetmezliğine bağlı hastalıklarda artış var ancak bunlar raporlara yansıtılmıyor.
Bu genel tabloya bakınca, 31 Mart’ta gerçekleşecek yerel seçim Hatay için daha da kritikleşiyor.Siyasi analiz açısından bakıldığında kent bir açık hava laboratuarı gibi adeta.CHP Lütfü Savaş, AKP Mehmet Öntürk, İYİ Parti Nusret Cömert, Zafer Partisi Ömer Şakrak, Saadet-Gelecek Grubu Necmettin Çalışkan, Yeniden Refah Partisi Nuri Parlak ve Türkiye İşçi Partisi Gökhan Zan isimleriyle oy pusulasında yer alacak.Hatay’a hiç sahip çıkılmadığı gerçeği ortadayken, en temel insan haklarından mahrum bırakılmış, altyapısı kalmamış, Cumhurbaşkanı tarafından açıkça tehdit edilmiş, geride kalan doğal ve kültürel varlıkları yok edilen bir kentin bu seçimdeki kararı yakından izlenecek.
Yazarlar sayfasını izyeret ettiniz mi?

Yorum Yazın

e-bülten sağ blok
Yeni Arayış
    Yeni Arayış

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    X (Twitter)
    Instagram
    Linkedin
    Mastodon
    Bluesky
    Köşe Yazarları
    Murat Aksoy
    Murat Aksoy Şirin: Bu kitabı alamayacak babalara ücretsiz ulaştırmak istiyorum
    Bahattin Yücel
    Bahattin Yücel İsrail-İran ve Ortadoğu
    Burak Can Çelik
    Burak Can Çelik İsrail-İran geriliminde yeni perde: Son gelişmeler ve bölgesel yansımalar
    Tunay Şendal
    Tunay Şendal İsrail-İran Savaşı’nın dinamikleri ve Türkiye
    Mehmet Hasgüler
    Mehmet Hasgüler Bir AİHM kararı: Kara haber mi müjde mi?
    Gülseren Aydın
    Gülseren Aydın Meltem Arıkan oyunlarına feminist bakış
    Ali Kılıç
    Ali Kılıç BOP tıkır tıkır işliyor: Sessiz kartlar, derin hesaplar
    Hakan Şahin
    Hakan Şahin İsrail’in İran Saldırısı Türkiye’ye Neler Söylüyor?
    Korhan Gümüş
    Korhan Gümüş Yetimhane dünyanın en ilginç mimari koruma projelerinden biri olabilir
    Turgay Bozoğlu
    Turgay Bozoğlu Nükleer gölge ve ekonomik fırtına: Yeni bir krize hazır mıyız?
    Çağatay Arslan
    Çağatay Arslan Bir dostu ölü götürmek
    Bahar Akpınar
    Bahar Akpınar Penelope’nin örgüsünden bugünün kadınlarına: Oyalanmanın, hatırlamanın ve direnmenin ritmi
    Bekir Ağırsoy
    Bekir Ağırsoy 1988-89 En Güzel Futbol Sezonu(muz) (2): Başka türlü bir şey
    Hakan Tahmaz
    Hakan Tahmaz Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninin çoklu anlamı 
    Burcu Ağca Karakaya
    Burcu Ağca Karakaya Kopya çekmedim, sadece kendi algoritmamı kullandım!
    Buse Ayazma
    Buse Ayazma Duygusal zekalarımız savaşsın isterdim ama…
    Betül Özdemir Güran
    Betül Özdemir Güran Ötekiyle aynı arasında nefes aralığı: Cehennemden aşka bir yolculuk
    Mesut Balcan
    Mesut Balcan Acının estetiği ve gerçekliği: Werther'den Müslüm Baba'ya uzanan çığlıklar ve acının ortak dili 
    SON GELİŞMELER
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    İhraç edilen teğmenlerin avukatlardan açıklama
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Yalova'da tersane işçileriyle bir araya geldi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    MSB kararını açıkladı: Teğmenler TSK'dan ihraç edildi
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    DEM Parti İmralı Heyeti’nden Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i cezaevinde ziyaret etti
    instagram gel gel
    tanpınar haber altı
    Yeni Arayış
    KünyeGizlilik PolitikasıE-BültenRSSSitemapSitene EkleArşiv
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDIN

    Yeni Arayış | Onemsoft Haber Yazılımı